Çin’in Fani Dünya’da Cehenneme Çevirdiği Müslüman Türk Ülkesi : Doğu Türkistan

Komünist Çin işgalindeki Doğu Türkistan’daki  Çin yönetimi, baskı,zulüm asimilasyon, dini ve etnik soykırım uygulamalarının  günden günde şiddetini  arttırarak sürdürüyor.
Çin Komünist Partisi Kodamanlarının kendi arasındaki iktidar mücadelesi’nde Xi liderliğindeki kadrolar sona doğru yaklaşırlarken, iktidarı elinde bulunduran mevcut ÇKP kadroları içinde “ Ulusal Kararlılık ve istikrarı Koruma “ sloganı altında en acımasız bir Çin Şövenisti olan Hitayist Çin Çavenggou’yu Doğu Türkistan’daki dönüştürme ve toptan asımilasyonnu bir an önce gerçekleştirilmesi için Urumçi’ye ÇKP.genel Sekereteri olarak atamıştır. Çin’in esareti altında yaşayan Doğu Türkistan Türkleri Moğollar ve Tibet gibi Çinli olmayan Milletleri idare etmedeki “Büyük Yeteneklerinden”  Doğu Türkistan’da da yararlanmak isteyen Pekin’in mültimilyarder Kızıl Kapitalistleri Tibet’te sergilediği vahşi ve acımasız icraatları ile öne çıkmış ve Tibet Canisi  olarak ünlenen bu Hitayist Çin şövenisti etnik Çinili’yi  Doğu Türkistan’ a tayin  etmiştir. Bu Hhitayist Çin Şövenisti genel Sekretirin  atandıktan sonraki  ilk icraatı ise “ Müslüman Uygur Türklerini yakından izleme, kontrol etme ve denetleme amacı ile “Halkın Yaşamını Kolaylaştıran Seyyar Polis Denetim Noktaları Kurmak”  olmuş ve   ilk uygulamasını de başkent Urumçi’den  başlatmıştır. Urumçi başata olmak üzere Doğu Türkistan’da Uygur Türklerinin yaşadığı bütün şehir,kent ve yerleşim birimlerinde  her 300 m. aralıkta şehir kent,İlçe,Kasaba ve köylerde,sokak  ve caddelerde ve köşe başlarında binlerce “Seyyar Polis Noktaları kurmuştur. Her ne kadar bu “Seyyar Polis Noktalarında” ilk yardım çantası ve benzeri sağlık ve diğer yardım malzemeleri bulunduruluyor ise de esas amaç Uygur Türklerinin normal günlük yaşamlarını 24 saat ara ile kontrol ve denetim altında bulundurmaktı. Çin yönetiminin bu Seyyar Polis Noktalarının kurmalarındaki esas amacı hiçbir zaman Doğu Türkistan halkının ve dünyanın gözünden kaçmış değildir. Bu ofislerin inşasını gerçekleştiren sorumlu mutaahhitlerden  alınan bilgilere göre, Sözde Uygur Özerk Bölgesi Emniyet Genel Müdürlüğü’nün gözetiminde ve Eyalet Kamu Güvenliği Bakanlığı ile Adalet Bakanlığına bu Seyyar Noktalarını kurmak için eyalet bütcesinden 2,5 milyan Yuan ( yaklaşık 37 milyon dolar )  kaynak aktarılmış ve bu  işe tahsis edilmiştir. Sadece başkent Urumçi ile  sözde Sancı Tungan Özerk İli’nde kurulan bu tür Seyyar kontrol noktalarının toplam sayısı bin 400 adet olarak bildirilmiştir. “Seyeyar Polis Kontrol Noktası “ olarak adlandırılan bu Geçici Güvenlik Ofislerinin büyüklükleri 40 – 200 metre arasında değişmektedir.  ” Halkın gündelik yaşamını kolaylaştırmak için ” kurulduğu iddia edilen   sözde  bu Geçici ofisler, ileri teknik malzemeler kullanılarak inşa edilmiş olup,son sistem dinleme ve görüntüleme aparatları ile donatılmıştır. Çin işgal yönetimine bağlı bu  asker ve Polisler o mahalde yaşayan insanlar  ile  aile bireylerinin tamamının ne zaman evden çıktığı ve nereye ve niçin gittiği ve ne yaptığklarını dinleme ve görüntüleme yönetimini kullanarak kontrol ve kayıt altında bulundurmaktadır. Bu sistemler direk olarak Emniyet Üst Birimlerinin Dinleme ve Görüntüleme Birimlerine. İstihbarat ve Kamu Güvenliği Bakanlığı ve 4. Askeri Lojmanlar Yönetimi olarak adlandırılan Doğu Türkistan’daki Çin İşgal Güçlerinin en üst komuta merkezin’deki bir özel  birime bağlıdır.

Çin,Bütün Bu Sıkı Uygulamaları Dış Tehdit Algısına Bağlıyor

Doğu Türkistan’daki bu çok sıkı gözetleme ve denetim uygulamaları ve Müslüman Uygur Türklerine bu kadar acımasızca zulmetmesinin esas sebebi olarak Çin,  Hindistan , ABD.,Japonya,Malezya,Tayvan ,Singapor ve Güney Kore gibi ülkelerin sürekeli olarak Çin’i tehdit etmesi olarak açıklamaktadır. ABD.’nin Çin’in deniz ticaretinin can damarı olan Çin denizindeki  Malaka boğazını kontrol etmesini de bir diğer tehdit olarak ileri sürmektedir.  Pakistan ile yapılan 46 milyor dolar tutarındaki Kaşgar-Gwadar ekonomik koridorunun yapımı ve bu koridorun güvenliği de bir diğer bir sebep olarak öne sürmektedir. Çin bunun yanında Pakistan ve Tacikistan’a askeri güc göndererek üs kurmuştur.
Çin bütün bu baskı ve zulümlerini saydığımız bu tehditleri ber taraf etmek ve Çin’in ve bölge’nin güvenlik ve istıkrarını sağlamak olarak idda etmesine rağmen,Uygur Türkleri ve uluslar arası toplum ile bölge halkları bunu Çin’in “Taşan Bir Sarı Okyonusun Kirli Suları ” olarak algılamakta dır.Çin’in bütün bu baskı ve zulümlerinin esas amacının  komşu ülkelere yayılmak taşmak ve istila etmek amacında olduğunun farkındadır
Çin’in Urumçi-Kaşgar Arasındaki Kontrol ve Denetim Noktaları
Ürümçi – Kaşgar arasındaki güzergah üzerinde toplam büyük çaplı toplam 21 kontrol Merkezi vardır. Bunun dışında bu ve benzeri Seyyar Kontrol Noktalarında da 25-35 arasında değişen İşgal güçlerine ait çeşitli birimlerdeki Polis,asker nöbet tutmaktadır. Başkent Ürümçi’nın Tanrı dağları eteklerindeki sayfiye bölgesi Ulanbay  üzerinde  seyahat edenler yolda birkaç kez otobüsten indirilirler,Kimlik  kontrolü ile üst ve eşya aramasına tabi tutulur. Bu kontrollerden birini bizzat yaşayan bir Uygur’un anlattıkları şöyledir ;
“ Aslında biz yolcular Urumçi’de daha Otobüse bindiğimizde Kimliklerimizi ve diğer kartlarımızı Üçtaş otogarında şoföre teslim etmiştik. İlk kontrol noktasına geldiğimizde Çinli Polis, şoför’e “Otobüste kimler Var ?” diye sordu. Şoför bunun üzerine Kimliklerimizi ve yolcu Listesini Çinli askere uzattı. Buna inanmayan Siyah üniformalı Çinli özel hareket polisi bizzat otobüs yolcularını ve tüm eşyaları aramaya tabi tuttu. Daha sonra bizim kimliklerimizi bizlere teslim etti ve eşyalarımız ile birlikte bizleri  tek sıraya dizdi ve tekrardan bizleri tek tek kimlik kontrolü ile sorguya tabi tuttu.Daha sonra sonra bütün eşyalarımız ile tekrardan bir kez daha aradı ve X-ray cihazından geçirdi. Tek -tek kontrol sisteminden geçtik, kimlik kartı ve GBT,kontrölünde her hangi bir sorunu olmayanların tek tek otobüse binmelerini istedi. Yolcular arasında bulunan bir genç kız ile 40- 45 yaşlarındaki kara –koca toplam üç kişiyi tekrar başka bir odaya götürdiler, yaklaşık 20 dakika sonra onlarda otobüse bindi ve otobüsümüz hareket etti. Bu arada dikkatimizi çeken şu oldu. Burası Urümçi’nin giriş kapısı olduğu için burada 20 den fazla polis ve 30 civarinda asker her zaman acil bir operasyona hazır bir vaziyette tetikte beklemekte idi. Bizim şöforden duyduğumuza göre Ürümçi’den diğer şehirlere gitmek isteyenlere,Urumçi’ye gelmek isteyenlere göre daha az kontrol ve aramaya tabu tutuluyorlar. Urümçi’ye gelmek isteyenlerin oturdukları şehir ve köydeki Mahalli Yönetim Birimlerinden “Yol Heti = Yol İzin Belgesi” almaları şarttır. İzin belgesi olmadan ürümçi’ye gelen yolcular ise, Ulanbay’daki Polis Kontrol Merkezi’nden geriye gönderiliyorlar. Eğer bu yolcuların kimliklerinde bir problem varsa kendi bölgelerindeki polislerin nezaretinde geri yollanıyorlar. Urumçi’nin bütün giriş –çıkış kapıları 1.derece olarak adlandırılan  çok özel ve hassas olarak bilinen bir yöntem ile denetleniyor: Kontrol noktalarında görevli polis ve askerlerin tamamı etnik Çinli polislerden oluşuyor,tek tük Uygur asıllı polis ve askerler mevcut  ise de, bunlar  Ofis görevlisi veya Nöbetçi olarak görevlendiriliyorlar. Çünkü,Çin yönetiminin etnik Uygurlara itimatları bulunmamaktadır.
Uygur Asıllı Polis ve Askerler Etnik Olarak Ayrımcılığa Tabi Tutuluyor
Çin işgal yönetimi etnik Uygur asıllı polis ve askerlere asla güvenmiyorlar ve bu nedenle muhtemel güvenlik operasyonları hakkında onlara hiç bir şekilde haber vermiyor ve bilgilendirmiyorlar. Zaten  sayıları çok az olan ve tek tük olan görevli Uygur  asker ve polislere söz hakkı bile verilmiyor, Uygur asıllı Asker ve polisler  sadece tercüman olarak kullanılıyor. Çin’in sözde Bölgesel yönetimini bağlı Kamu Güvenliği Bakanlığı’nda görevli   Abdulveli adındaki bir Uygur asıllı Emniyet Amiri  şunları anlatıyor ; “ Urumçi’nin varoşlarındaki gece kondularda   çoğunluğunu Uygurların oturduğu Tengritag bölgesinde bu “Seyyar Polis Kontrol Noktaları”  çok fazladır. Hatta bu Seyyar Polis Kontrol Noktalarının aralığı bazen 100 metre bile değildi. Her Polis Noktasında Savaş halinde hazırlanmış polis ,özel hareket polisi ,asker ve Muhtarlık çalışanları olmak üzere ene az 20 kişi  hazır ve tetikte bulunuyor. Bu bölgedeki bütün güvenlik kameralarının direkt başkent Pekin’deki ilgili birime bağlıdır.

Bu anlatılanlar ise,  Uygurların çoğunluk olarak oturduğu Döng Köprük ( Üst Köprü) bölgesinde görevli devlet Kamu Güvenliği Müdürlüğünde görevli bir Polis Memurunun  ifadeleridir.  Bütün bu anlatılanlar şahitlerin başından geçen gerçek olaylara ait doğru bilgilerdir. Bütün bu anlatılanların tamamı şu anki Doğu Türkistan’daki Uygur Türklerinin gerçek yaşamlarından  örnek kesitlerdir.

Kendilerinin geleceklerinin karartma tehlikesini göze alarak bu bilgileri bizimle paylaşan ve bu suretle bütün bu gerçek bilgileri öğrenmemize güçlü  şekilde destek olan vatanperver Kardeşlerimize buradan bir kez daha teşekkür ediyoruz.
Urumçi’de Mevcut “ Geçici Polis Kontrol Merkezleri ;
Günümüzde Urumçi ve bağlı bölgelerde en az 200 civarında  Sabit  Polis Kontrol Merkezi olduğu bilgisini Emniyette görevli bir Polis memuru bize anlattı. Bu rakama Seyyar Polis Kontrol Noktaları dahil değildir .Bunlardan tesbit edebildiğimiz  Sabit Kontrol Merkezleri şunlardır ;
1. Urumçi Ulanbay Kontrol merkezi
2. Tohsun Kontrol Merkezi
3. Kümüş Kontrol Merkezi
4. Hoşut(Korla’in İlçesi ) Uşşaktal Kontrol Merkezi
5. Kara şeher kontrol merkezi
6. Korla kontrol merkezi
7. Korla Çıkış kapısı kontrol merkezi
8. Bügür Eşme kontrol merkezi
9. Kuçar koşavat ‘Koşabat) kontrol merkezi
10. Kuçar üçösteng kontrol merkezi
11. Toksu (Aksu’nun İlçesi) kontrol merkezi
12. Toksu Yultuz kontrol merkezi
13. Kara Yulgun (Kara Ilgın) kontrol merkezi
14. Sancı (Sözde Hui Özerk İlçesi) kontrol merkezi
15. Kelpin Çilan kontrol merkezi
16. Kelpin Açal kontrol merkezi
17. Maralbaşı(Kaşgar’ın İlçesi) kontrol merkezi
18. Feyizabat(Kaşgar’ın İlçesi) Şekerköl kontrol merkezi
19. Artuş – Sağan kontrol merkezi
20. Kaşgar Tol kontrol merkezi
21. Kaşkar Airport( Havaalanı)
Yukarıda tesbit edebildiğimiz bu Sabit Polis Kontrol Noktaları Şehir ve Kentlerin ana giriş güzergahındaki ana kontrol noktaları olup, diğer tali Seyyar Kontrol noktaları bu sayıya dahil değildir. Ayrıca Çin’in Doğu Türkistan’daki Müstemleke Yönetiminin kol-çomakları olan devlet içindeki bir devlet kornumundaki Sözde Üretim ve İnşaat Ordusu(Bingtain(‘ın kurduğu kontrol noktaları bnun dışındadır.

Kargalık -Tibet Kara Yolu Kontrol Merkezi 
Bu Sabit Kontrol Merkezleri içerisinde en dikkat çekici olanı ise, Doğu Türkistan’ın Tibet kara yolu üzerinde bulunan Kargalık- Tibet Yolu Kontrol Merkezi’dir. Buradaki denetim ve kontrol Urumçi’dekinden de daha üst seviyede olup, yol tamamen Çin İşgal Ordusunun Sınır Koruma Birliklerinin kontrolündedir. Pekin’e direkt bağlı olan bu birliklere olağanüstü yetkiler verilmiştir. Bu Sınır Koruma Birlikleri istediği zaman yollar trafiğe kapatabiliyor ve araçların geçmesini engelleyebiliyor. Bu kontrol Merkezi gelişmiş son sistem elektronik ışınlı sistem ile donatılmış olup, bu yoldan geçen tüm araçlar otomatik ve elektronik olarak kontrol edebiliyor. Ayrıca,bu yolun üzerine araçların kontrol dışı geçmemesi ve veya kaçmaması için otomatik kontrollü demir stoplar ve  otomatik kapanlar yerleştirilmiştir. Bütün bu bilgiler kulaktan dolma bilgiler değildir ve bizzat görgü şahitlerinin birinci el doğru ve gerçek bilgilere dayanmaktadır.

kaynak: UygurHaber&AraştırmaMerkezi

Leave a Comment

*

*