İşte o yazı;
”Pekin’in İslam dinine itikat eden Uygur Müslümanlarına “ikaz veya uyarmak için” verilmiş bir ulitimatom değil, Kutsal İslam’a açılmış top yekun bir savaştır. Bu yasa aynı zamanda 1,6 Milyarlık Müslüman dünyasının onur ve haysiyetini ayaklar altına almaktır. 29 Mart 2017 de kabul edilen bu yasa ve bu yasanın uygulanmasına dair haberler , batı medyasında geniş yer almış ve uluslar arası toplum tarafından çok güçlü tepki ile karşılaşmıştır. Fakat, buna karşılık İslam dünyası Çin’e karşı her zamanki gibi sağırlık ve körlüğünü büyük bir gaflet ve dalalet içinde sürdürmektedir. Çin’in Doğu Türkistan’daki İşgal yönetiminin çıkardığı bu yasa 7 Ana başlık altında ve toplam 50 maddeden oluşmaktadır. Bu yasanın aşağıda belirtilen şu 3 maddesi Çin’in bu yasa ile Doğu Türkistan’daki esas amacı ve temel hedefinin ne olduğu hakkında bizi açık ve net olarak bilgilendirmektedir:
Yasanın 3. Maddesi : Aşırı Dinci fikir ve düşüncelerin etkisi altında kalmak, dini içerikli vaaz ve tebliğler dinlemek, dini içerikli eylem ve faaliyetlerin vatandaşların günlük normal hayat alanına sokulması ve müdahalesi kesin olarak dini aşırılık kapsamındadır ve bunun cezası de bu çerçevesinde ele alınacaktır.
4. Maddesi : Uygur Özerk bölgesi yönetimi bu dini aşırılıkları mutlaka engelleyecek, (yönetmeliğe uyumayan) eylem ve faaliyette bulunanları ele geçirerek cezalandıracaktır. Karşı gelenleri ezerek yok edecektir.
7. Maddesi : Aşırı Dinci Akımlarla mücadelede esnasında Çin Komünist Partisinin din politikasına kesin olarak bağlı kalınacaktır. Dini faaliyet ve dini hayat konusunda ÇKP.yönetiminin yasalarına, yönetmelik ve kurallarına kesinlikle riayet edilecek ve dinin kesin olarak ÇKP.’nin kurallarına uyumu sağlanacaktır. İslam dini kuralları ülkemizde mevcut sosyalist rejimin kanun ve nizamlarına mutlaka uydurulacaktır. Aşırı Dini Akımlarla mücadele ve bu akımların ebedi olarak bitirilmesine yönelik mücadelede başarı gösteren ve katkı sağlayan kişi ve kuruluşlar maddi olarak ödüllendirilecektir.
İşgalcı Çin’in “Aşırı Dinci Akımılarla Savaş ” adı altında çıkardığı ve uygulamaya koyduğu 50 maddelik yasanın 9. Maddesi dini Aşırılığın tarifini 15 bölüme ayrılarak tanımlanmıştır.
Bu tanımlamalar şunlardır ;
Allah Taala’ya ve onun kutsal kitabı Kur’ani Kerime iman eden,Peygamber Efendimizin sünneti Seniyelerine uyan hiç bir Müslüman’in Çin’in dinsizlik temelinde yayınladığı bu 15 maddelik “Aşırı Dincilikle Savaş” yasasına göre davranması ve ona göre ile hareket etmesi ile itikadını ve kutsal islam inancını koruyabilmesi mükünmüdür ? Doğu Türkistan’da bu “Dini Aşırılıklarla Savaş” yasasına göre Çin yargısından cezalandırılmaktan kurtulabilecek bir Allah’ın Kulu Müslüman Uygur Türkü kalabilecek mi ?
Çin’in kadim karanlık ve kanlı tarihinden gelen geleneksel kurnazlığı,sinsi aldatma ve insanları kandırmdaki maharet, beceresinin günümüzdeki tekamül ettirilmiş bu “Yasa-Yönetmelik” ÇKP.iktidarının ve Çin faşizmi temelli yeni bir versiyonudur. Çin Komünist Partisi iktidarı yeni çıkardığı ve uygulamaya koyduğu bu “Aşırılıklarla Savaş Yasası”‘nın hiç bir yerinde “İslam dini” kelimesi geçmiyor. Bu yasanın bütün maddeleri ve tüm metinlerinde sadece “Aşırılık – Yanı Çince jidüvan(极端) kelimesi yer alıyor. Bu kelime sadece Doğu Türkistan’da yaşayan Müslümanlara yöneliktir. Doğu Türkistan’da yaşayan ve İslam dinine inanan bütün Müslüman Türkler toptan bu tanımlamanın içinde adlandırılmaktadır. 50 maddeden oluşan bu yasanın 2. Maddesinde “ Bu yasa sadece Xinjiang (Doğu Türkistan)Uygur özerk bölgesinde uygulanacaktır.” ibaresi yer almıştır.
Afrika’daki Kabile devletlerinde eski kabile yasaları ile idare edilen devletlerde dahi böyle bir hukuksuz,temelsiz ve ikircikli ve etnik ayırımcılığa dayanan aşağılık yasa yoktur. Çin, sırf Doğu Türkistan’da yaşayan Uygur Türklerini toptan imha etmeyi amaçlayan ve hedefleyen bu yasanın ülkenin başka bir eyalet veya bölgesinde hiç bir şekilde uygulanmayacağı hükmünü de bu yasa ile garanti altına almış bulunuyor.
Çin işgal yönetiminin güdümündeki Doğu Türkistan Özerk Bölgesi Halk Kurultayı ( sözde Özerk Bölgenin Parlamentosu) ‘nun 29 Mart 2017(de kabul ettiği ve 01 Nisan 2017’de yürürlüğe gireceğini iddia ettiği bu “Aşırı Dinci Aşırılıklarla Savaş) yasası yine ÇKP. HOten-Guma’daki ÇKP.yerel Sekreteri tarafından haksız ve hukuksuz olarak çiğnenmiştir. Çin aslında bir kanun ve hukuk devleti asla olmadığı gibi Doğu Türkistan’daki işgalci idaresi de yasalara göre değil kenedi keyfine göre icra edilmektedir.Hukuk devletlerinde yasaları ihlal edenler cezalandırılırlar. Çin’de ise faşist ve Nazi kafalı Çinli yöneticiler Müslüman Türklere ne kadar çok zulüm ve baskı yaparsa,onları haksız ve hukuksuz olarak ne kadar çok katlederse o derece takdir edilir ve ödüllendirilirler.
Bunun son örneği yasanın yürürlüğe gireceği tarihten 2 gün önce yanı 30 Mart günü Hoten Vilayetinin Guma ilçesinde uygulanmıştır. Binlerce Çinli işgal palis ve askerinin katılımı ile 30 Mart perşembe günü sabahın erken saatlerinde Guma ilçesi ve bağlı kent ve köylerde büyük bir askeri operasyon başlatmıştır. Guma ilçesi Çinli işgal güçleri tarafından kuşatılmış ve Müslüman Uygur Türklerinin evleri,iş yerleri ve hayatını devam ettirdiği bütün sahalar didik didik arama ve taramaya tabi tutulmuştur. Çin Polis ve askerleri evlerden zorla el koyarak topladıkları Kur’ani kerim,dini kitap, dini içerikli dijital ses ve görüntülü materyaller ile tesettürlü kıyafetleri meydanlarda yakarak imha ettikleri haberleri gelmeye başlamıştır.
Çin devlet başkanı Xijinpeng(习近平) iki hafta önce Pekinde açılan Çin genel Halk Kurultayı’nda emir niteliğinde bir konuşma yapmıştır. Xi,konuşmasında “Doğu Türkistan ( Xinjiang)’i korumak için Çelikten kale yapılacaktır – Çince, Veile baohu xinjiang, yao jianli yizo gangtie changching ifadesini kullanmıştır.
Çin’in 29 Mart’ta çıkardığı ve 01 Nisan’da yürürlüğe koyduğu bu yasadan sonra benim aklımda şöyle bir şüphe oluşmuştur ; Çin Lideri Xijinpeng 6 nisan 2017 tarihinde başlayacak ABD.ziyaretinde ABD başkanı Donald Trump ile görüşmek için onun Florida’ ki Palm Beach Mar-a-Lago yazlığına gidecektir. Çin’in sırf Uygur Türklerine karşı çıkardığı bu Çin devlet terörü içerikli yasayı “Müslümanları toptan imha etmeyi yasallaştırmayı benden öğrenin ! ” diye ABD.Başkanı Trump’a örnek gösterip akıl vermek için mı çıkardı acaba ?
21.yüzyılın medeni dünyası, Müslüman Uygur Türklerinin Çin tarafından kendi ana topraklarında onları toptan ve kollektif bir şekilde yok etmesine destek mi verecek ? yoksa Çin’in bu insanlık dışı katliamlarına seyirci mi kalacaktır ?
Müslüman dünyasının yöneticileri, Müslüman Uygur Türklerine karşı çoktan beri işgalci ve İslam düşmanı Komünist Çin’in safında yer aldığı için onlara diyecek bir sözümüz yoktur. Onları Adalet ve şefkatında tengdaşsız(dengi ve benzeri bulunmayan) Yaradanımız ve Koruyucumuz Allahu Taala’ adeletine ve onlara vereceği adil hükmüne havale ediyoruz.
Ama, Müslüman aleminin bizim din kardeşlerimiz olan halk ve Milletlerinin Çin’in Kutsal İslam dininin bu topraklarda ebediyen ortadan kaldırılmasını ve dolayisiyle Doğu Türkistan’da Müslümanların toptan yok edilmesini hedefleyen bu faşist Yasa ve uygulamalarına asla sessiz kalmayacaklarını, gereken tepkileri göstereceklerini umuyor ve güveniyoruz.
Tarihte bir toplumun dini inancı ilk defa bir devletin çıkardığı yasa ile resmi şekilde “ SUÇ ” olarak kabul edilmektedir. Çin’in bu hukuksuz yasası ile Doğu Türkistan’da işgal altında kendi islami ve onun dini değerlerini koruyarak yaşamak için yıllardır kan ve can veren Müslüman Uygurlar toptan SUÇLU olarak tanımlanmakta ve Toptan suçlanmaktadır. Uygur Türkleri Müslümanlar bu yasa ile kitlesel ve toptan bir soykırımla karşı karşıya kalmış bulunmaktadır.
Şerefli İnsanlığın Derin Vicdanına seslenmek istiyoruz;
Ey İnsanlık!
Kaynak: Yeni Akıt
Leave a Comment